KATMA DEĞER VERGİSİ GENEL UYGULAMA TEBLİĞİNDE
DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA
10.10.2018 tarihli ve 30561 sayılı Resmi Gazete’de Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde değişiklik yapılmasına dair 21 seri no.lu tebliğ yayımlanmıştır. Söz konusu tebliğ ile yapılan değişiklikler aşağıda eski ve yeni halleri karşılaştırmalı olarak tablo halinde gösterilmiştir.
Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinin beyannamenin düzenlenmesi ve alıcıların beyanı başlıklı 2.1.3.4.3.1. no.lu ilgili bölümünde tevkifat uygulaması kapsamında sorumlu sıfatıyla tevkif edilen vergileri 2 no.lu KDV Beyannamesi ile beyan edeceklere yönelik açıklamalar yapılmıştır. Söz konusu düzenlemenin yedinci ve sekizinci paragraflarına ilişkin yapılan değişiklikler aşağıdaki tabloda eski ve yeni hali ile gösterilmiştir.
Eski hali
Yeni Hali
Sorumlu sıfatıyla beyan edilmeyen veya eksik beyan edilen KDV tutarının satıcı tarafından beyan edilmiş olması halinde sorumlu adına yapılacak tarhiyatta vergi aslı aranmaz.
Sorumlu sıfatıyla beyan edilmeyen veya eksik beyan edilen KDV tutarının satıcı tarafından beyan edilmiş ve Hazineye ödenmiş olması halinde sorumlu adına yapılacak tarhiyatta vergi aslı aranmaz. Sorumlu tarafından beyan edilip ödenmesi gerekirken satıcı tarafından beyan edilen ve Hazineye ödenen bu verginin normal vade tarihinden ödendiği tarihe kadar hesaplanan gecikme faizi alıcıdan aranır.
Sorumlu tarafından beyan edilip ödenmesi gerekirken satıcı tarafından beyan edilen KDV’nin ödenmiş olması halinde, bu verginin normal vade tarihinden ödendiği tarihe kadar; söz konusu verginin ödenmemiş olması halinde ise normal vade tarihinden yapılacak tarhiyatın tahakkuk tarihine kadar gecikme faizi uygulanır.
Söz konusu vergi satıcı tarafından beyan edilmiş olmakla birlikte, tahakkuk eden verginin ödenmemesi veya ödenecek KDV çıkmaması nedenleriyle Hazineye ödenmeyen vergi ile buna bağlı ceza, faiz ve zamlar alıcıdan aranır.
Yukarıdaki tablodan da anlaşılacağı üzere sorumlu sıfatıyla beyan edilmeyen veya eksik beyan edilen KDV tutarının satıcı tarafından beyan edilip ödenmesi durumunda sorumlu sıfatıyla tevkifat yapacak kişiden vergi aslının aranmayacağı, sorumlu kişiden söz konusu vergiye ilişkin gecikme faizinin alınacağı daha anlaşılır bir şekilde değiştirilmiştir.
Tebliğin II/B-15 no.lu bölümünde genel ve özel bütçeli kamu idarelerine, il özel idarelerine, belediyelere ve köylere bağışlanan tesislerin inşasına ilişkin istisna uygulamasına ilişkin açıklamalar mevcuttur. 21 seri no.lu mezkur tebliğe göre, tebliğin II/B-15.2.1. bölümünün ikinci paragrafının sonuna cümle eklenmiştir. Yapılan değişiklik eski ve yeni haliyle karşılaştırmalı olarak aşağıda gösterilmişti.
Eski Hali
Yeni hali
Genel ve özel bütçeli kamu idareleri, il özel idareleri, belediyeler ve köylere bağışta bulunacaklar, bağışlayacakları tesise ilişkin uygulama projesini hazırlar ve inşaat ruhsatını alırlar. Bağışlanacak tesisin ilgili idare ve kuruluşa ait bir taşınmaz üzerinde inşa edilmesi halinde tesise ilişkin uygulama projesi ve inşaat ruhsatı ilgili idare ve kuruluş tarafından alınır. Uygulama projesi ve inşaat ruhsatına uygun olarak hazırlayacakları istisna kapsamında alınacak mal ve hizmet listesini ilgili idare ve kuruluşun onayına sunarlar.
Genel ve özel bütçeli kamu idareleri, il özel idareleri, belediyeler ve köylere bağışta bulunacaklar, bağışlayacakları tesise ilişkin uygulama projesini hazırlar ve inşaat ruhsatını alırlar. Bağışlanacak tesisin ilgili idare ve kuruluşa ait bir taşınmaz üzerinde inşa edilmesi halinde tesise ilişkin uygulama projesi ve inşaat ruhsatı ilgili idare ve kuruluş tarafından alınır. Uygulama projesi ve inşaat ruhsatına uygun olarak hazırlayacakları istisna kapsamında alınacak mal ve hizmet listesini ilgili idare ve kuruluşun onayına sunarlar. Üniversitelere yapılacak bağışlarda, uygulama imar planı, parselasyon planı veya vaziyet planı olmaması gibi nedenlerle inşaat ruhsatı alınamaması halinde, istisna kapsamında alınacak mal ve hizmet listesinin onayında ruhsat yerine üniversitenin inşaatla ilgili sorumlu biriminin uygun görüşü aranır.
Bu değişiklik ile uygulamaya kolaylık getirilmekte, üniversitelere yapılacak bağışlarda inşaat ruhsatı alınamaması durumunda ilgili idarenin onayı beklenmeksizin üniversitenin inşaatla ilgili biriminin uygun görüşü yeterli görülmektedir.
Tebliğin III/B-3 no.lu bölümünde indirimli orana tabi iade uygulamasına ilişkin açıklamalara yer verilmiştir. Son olarak mezkur tebliğin, yılı içinde talep edilen iade tutarlarının hesaplanması bölümünün sekizinci paragrafı ile izleyen yılı talep edilen iade tutarlarının hesaplanması uygulaması bölümünün beşinci paragrafında yer alan “ay içi hesaplamalarda” ibaresi “ay içi hesaplamalarda doğrudan yüklenimler nedeniyle” şeklinde değiştirilmiştir. Yapılan değişikliklerin eski ve yeni halleri karşılaştırmalı olarak gösterilmiştir;
Eski Hali
Yeni hali
Diğer taraftan indirimli orana tabi teslim veya hizmetle ilgili olarak yüklenilen vergi ile söz konusu işlemler üzerinden hesaplanan vergi arasındaki farkın, (% 1) oranına tabi işlemler için işlem bedelinin (% 17)’sini, (% 8)’e tabi işlemler için ise işlem bedelinin (% 10)’unu aşan kısmı, iade hesabına dahil edilmez. Azami iade tutarının belirlenmesinde iade talebinde bulunulan döneme kadar yapılan toplam işlem bedeli dikkate alınır, ay içi hesaplamalarda azami iade edilebilir tutarın aşılması bu durumu değiştirmez. Ancak işlemin bünyesine doğrudan giren harcamalara ilişkin olarak yüklenilen verginin, azami iade tutarını aşması halinde, mükellefin iade talebi, aşan kısım için münhasıran vergi inceleme raporu sonucuna göre yerine getirilir.
Diğer taraftan indirimli orana tabi teslim veya hizmetle ilgili olarak yüklenilen vergi ile söz konusu işlemler üzerinden hesaplanan vergi arasındaki farkın, (% 1) oranına tabi işlemler için işlem bedelinin (% 17)’sini, (% 8)’e tabi işlemler için ise işlem bedelinin (% 10)’unu aşan kısmı, iade hesabına dahil edilmez. Azami iade tutarının belirlenmesinde iade talebinde bulunulan döneme kadar yapılan toplam işlem bedeli dikkate alınır, (Değişik ibare:RG-10/10/2018-30561) ay içi hesaplamalarda doğrudan yüklenimler nedeniyle azami iade edilebilir tutarın aşılması bu durumu değiştirmez. Ancak işlemin bünyesine doğrudan giren harcamalara ilişkin olarak yüklenilen verginin, azami iade tutarını aşması halinde, mükellefin iade talebi, aşan kısım için münhasıran vergi inceleme raporu sonucuna göre yerine getirilir.
Yıllık iadelerde azami iade tutarının belirlenmesinde, iade talebinde bulunulan yıldaki toplam işlem bedeli esas alınır, ay içi hesaplamalarda azami iade edilebilir tutarın aşılması bu durumu değiştirmez.
Yıllık iadelerde azami iade tutarının belirlenmesinde, iade talebinde bulunulan yıldaki toplam işlem bedeli esas alınır, (Değişik ibare:RG-10/10/2018-30561) ay içi hesaplamalarda doğrudan yüklenimler nedeniyle azami iade edilebilir tutarın aşılması bu durumu değiştirmez.
KDV iade tutarının hesaplanmasına yönelik yapılan bu düzenlemeyi bir örnekle açıklayalım:
Aşağıdaki tabloda X firmasının 2017 yılı indirimli oranlı KDV iadesi işlemine ilişkin KDV iade hesaplama tablosu yer almaktadır. Söz konusu firmanın hesapladığı KDV’nin tamamı %8’lik orandaki satışlardan oluşmaktadır.
DÖNEM
İNDİRİMLİ ORANA TABİ İŞLEM
FARK (4-3)
Önc. Dön. Sonu İade Edilebilir KDV Tutarı
TOPLAM (5+6)
Cari Dön. Sonu İade Edilebilir KDV
DEVREDEN KDV
Bedel
Hesaplanan KDV
Yüklenilen KDV
(1)
(2)
(3)
(4)
(5)
(6)
(7)
(8)
(9)
Oca.17
1.450.011,80
116.000,94
144.857,12
28.856,17
0,00
28.856,17
18.856,17
489.521,31
Şub.17
1.359.808,38
108.784,67
135.845,74
27.061,07
28.856,17
55.917,24
45.917,24
546.849,96
Mar.17
1.400.564,88
112.045,19
139.635,59
27.590,40
55.917,24
83.507,64
73.507,64
549.291,34
Nis.17
1.561.843,75
124.947,50
156.029,21
31.081,71
83.507,64
114.589,35
104.589,35
595.982,13
May.17
1.902.051,00
152.164,08
190.016,13
37.852,05
114.589,35
152.441,40
142.441,40
712.901,39
Haz.17
2.107.045,88
168.563,67
210.233,01
41.669,34
152.441,40
194.110,75
184.110,75
755.260,59
Tem.17
1.503.851,88
120.308,15
150.235,78
29.927,63
194.110,75
224.038,38
214.038,38
873.220,35
Ağu.17
1.940.230,25
155.218,42
193.830,26
38.611,84
224.038,38
262.650,22
252.650,22
952.737,62
Eyl.17
2.303.037,50
184.243,00
229.923,02
45.680,02
262.650,22
308.330,24
298.330,24
1.073.203,25
Eki.17
2.851.278,90
228.102,31
284.757,20
56.654,89
308.330,24
364.985,13
354.985,13
1.075.418,31
Kas.17
2.570.383,25
205.630,66
256.782,96
51.152,30
364.985,13
416.137,43
406.137,43
1.091.469,30
Ara.17
2.075.046,38
166.003,71
207.580,23
41.576,52
416.137,43
457.713,95
447.713,95
1.212.993,11
23.025.153,85
1.842.012,31
2.299.726,26
457.713,94
Buna göre iade alınabilecek tutarda dikkat edilmesi gereken nokta, tabloda yüklenilen KDV ile hesaplanan KDV arasındaki fark toplamı olan 457.713,94-TL’nin, KDV matrahı toplamı olan 23.025.153,85-TL’nin %10’unu aşıp aşmadığına bakmak olacaktır. Matrah toplamının %10’u (23.025.153,85*0,10=) 2.302.515,38-TL olduğundan iade edilebilecek tutar 457.713,94-TL olacaktır. Şayet iadeye konu KDV tutarı 2.302.515,38-TL’nin üzerinde olsa idi azami iade alınabilecek tutar 2.302.515,38-TL olacaktı. Azami iade tutarının belirlenmesinde iade talebinde bulunulan döneme kadar yapılan toplam işlem bedeli dikkate alınacağı için yukarıdaki örnekte olduğu gibi 2017 yılına ilişkin bir iade talebi söz konusu olduğundan Ocak-Aralık/2017 dönemi dikkate alınacaktır. Ayrıca ay içi hesaplamalarda azami iade edilebilir tutarın aşılması söz konusu olur ise bu durum iade edilebilecek azami tutarı değiştirmeyecektir. İadeye konu işlemin bünyesine doğrudan giren harcamalara ilişkin olarak yüklenilen verginin azami iade tutarını aşması durumunda, aşan kısım için iade işlemi vergi inceleme raporu sonucuna göre yerine getirilecektir.
Saygılarımla.
YUSUF ÖZER
Yeminli Mali Müşavir
Bağımsız Denetçi
Vergi Hukuku ve Uygulamaları Bilim Uzmanı